Pazartesi, Eylül 22, 2008
Kız kısmı kaç koyun eder?
"ah siminyacığım kendini daha çok sevmelisin" dedi pembe döpiyes giymiş psikolog kadın. Çekmecesini açıp ilaç eşantiyonu bir defter ve kalem çıkardı "al bunları bir dahaki seansa kadar sokakta, trende, otobüste gördüğün insanların fiziksel kusurlarını yaz getir inceleyelim" dedi, dediğini yaptım.
Bir hafta boyunca insanları gözlemleyip, fişledim...
"amanın; kadının bileklerinin kalınlığına bak telefon direği yapılır. şu markete doğru yürüyen adamın burnu tekneye yelken olur yemin ediyom. kıza bak az daha küçülse çaydanlık olacakmış" gibi bir sürü tespit yaptım. Bu ne biçim tedavi yöntemi? Milletin kusurlarından teselli bularak mı iyileşeceğim? Başkalarının mutsuzlukları benim kurtuluşum olacakmış. Hadi ordan. Yazdıklarımı yırttım.
Bu olay ergenliğimin en umutsuz döneminde oldu. Sana ait hiç bir şeyi sevmediğin, sivilcen çıksa intihara kalkıştığın dönem. Döpiyesli psikolog kadının bunca çabalamasına gerek yoktu, sorsaydı ben söylerdim ona arızanın adını ve nedenlerini. Hastalığımın adı "kız kısmı" hastalığıydı. Kız kısmı hastalığı; "orda bir köy var uzakta, o köy bizim köyümüzdür, gitmesekte görmesekte o köy...nah! sizin köyünüzdür" bölgelerinde hala uygulanmakta olan sert adetlerin neticesinde hortluyordu. "kız kısmı o tarafa gitmez, kız kısmı bu tarafa gelmez, kız kısmı öyle şeyler söylemez, kız kısmı böyle şeyleri bilemez" diyerek dört koldan kısıtlanan kız kısmı en sonunda klik! diye kilitlenir kalır, hayattan elini, dilini çekip reva görülen her muameleye sessizce boyun eğer. Çoğu, belkide hepsi telef olur gider. Aralarından bir kaç harabeden hallicesi paçayı kurtarır. Hatta blog bile yazar.
Ortaokulda; bir gün gazeteci olmayı hayal ederek okurken "bunun memeleri büyüdü, dikkat çekiyor amanda namus belasına gardaş" diye okuldan alındım. Önce jeton düşmedi ama kısa sürede durumun farkına vardım. Özgürlüğüm elimden alınmıştı. Ben gemideki isyancıyım, ruhum sorgusuz kabullenmez sürekli homurdanır. Hayır ı sever. Okula giden kızları görünce sesler çıkardım, gürledim. Bu sesleri çıkardığım için onlarda ses çıkarmak istediler; kemiklerimden çıkan sesleri test ettiler, en iyi sesler duvardan duvara çarpılırken çıkanlardı, maşa ile vurunca da ilahi bir armoni çıkıyordu. Beni kendi kuşağına haps etmek isteyen üç beş ihtiyarın esiri olmayı kabul etmedikçe bu denemeler devam etti. Savaşın sonunda ruhum kaybetti "eski köye eski adet" kazandı.
Bazı aile fotografları olur ya, birisi sürekli kadrajdan çıkmaya yeltenmiştir. Duvar köşelerine pusmuş, yere oturup yumak olmuştur. Bir baktım onlardan olmuşum. Çok gece yatağa yatıp "sabaha erkek olayım" diye umarak uyudum. Erkek olursam yatağımın karşısındaki duvardan bile intikam alacaktım. Ayakta sidikleyerek. "kendini daha fazla sevmelisin siminyacığım" mış. Bok sevmelisin siminyacıkım. Yiyosa ölüleri sevmeyi dene kadın.
"Marmara'da okudum, iki dil biliyorum, bir şirkette şuyum, buyum, ya sen? diye soranlara "şeyy benn tamda onu diyecektim işte benn şeyy" diyorum. O'nun cümlesine bakın birde benim cümleme. İşte öyle güçlü olmamam için, önlerine çıkıp cüretkar cümleler kurmamam için eğitimim engellendi. Şimdi dışardan okuyorum ama beş para etmiyor. Hayallerime varmak için artık çok geç. İyi olan bir şeyler var ama. En azından uzun zamandır erkek olmak istemiyorum. Geçmişte kaçtığım fotoğraf karelerinde en çok ben varım şimdi. Sürekli kendimi çekiyorum. Belki de hiç durmadan kendini fotograflayan insanların hikayesi benimki gibidir. Var olmanın başka bir türünü deniyoruz. Hiç olmazsa silüetimiz gülsün diye.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bi arkadaşa bakıp çıkıyorum
Uzun zaman ara verince nasıl başlanır bilirsin "bloguma uzun zamandır yazmıyordum bir uğrayayım dedim, özlemişim..." f...
-
Uzun zaman ara verince nasıl başlanır bilirsin "bloguma uzun zamandır yazmıyordum bir uğrayayım dedim, özlemişim..." f...
-
Kız ergenliğinin en mutsuz edici evresi sanıldığı gibi sivilceler değil erkek ergenlerin bacaksız birer sabiyken atlattığı " amcaya...
''birşeyi anlamak affetmektir''.. empati kurup onları anlarsan affedersin.. ama ben öyle yapmayacağım.. affetmezsende onları azad edeceğin güne kadar sende onlarla beraber acı çekersin..
YanıtlaSilben öyle yapıyorum.. acı çekmek onlarında çektiğini bilmek hoşuma gidiyor.. seninle tanışacağız bir gün ama henüz kendimi hazır hissetmiyotum..
gizmomuz..
başarısızlık dediğin nedir ki siminya...kime göre nasıl şekillenmiştir...sen kendini sevmeye devam et...ben öyle yapıyorum...çünkü bana göre her şeye rağmen en büyük başarım sevebilmeyi becerebilmemdir...
YanıtlaSilBelki hayatta istediğin yerde değilsin Siminya ama gördüğüm kadarıyla hayatın kalmanı istediği yerde de değilsin.Salak salak tesellileri sevmem zaten teselli de değil bu.Yazılarından gördüğüm kadarıyla senden bir başarısızlık örneği olmaz.Aksine yaşadıkların,engellenmen ilerdeki başarılarını daha da büyük kılmak içindir:)
YanıtlaSilBu bana Şebnem Ferah - Ünzile şarkısını anımsattı bir ara...
YanıtlaSilAyşen gürel'in de kalemine sağlık diyorum.
Kız kısmı bazen mandıra eder bazen koyunun gerdan yağını bırakın kuyruk sokumu bile etmezler...
emin ol herkez bir sekilde kendinde zugurt tesellisi arar durur omru boyunca.
YanıtlaSilGeçmişte kaçtığım fotoğraf karelerinde en çok ben varım şimdi, sürekli kendimi çekiyorum, gülümsemeyi seviyorum.Yaralar kanadıkça elimden alınanların hesabınıda soruyorum, kıvrandırıyorum hepsini.Pişman olduklarını yüzlerindeki kırışıklıklardan görmekten zevk alıyorum.
YanıtlaSilişte en çok burayı sevdim siminya...
Kıs kısmısı diye birey olma çabalarında önümüzde bent kuranların alayına diyorum başkada birşey demiyorum zaten...Kadın zekasından korkanların baskıcı tutumuyla hayata daha fazla mücadele ile başlamıyor muyuz biz ??? sonrada çıkmazdaki hayattaki en büyük zorluğu sünnet olmakla askere gitmek sanan kocaman sümüklü oğlanlarla uğraş dur...Açın önümüzü kardeşim kıs kısmısı geliyor....
YanıtlaSilbence çok da birşey kaybettiğini söylemeyemem ..okulda matematik fen bilmem ne falan var sonuçta.. mevcut devlet/özel okulların kaçında bu dersler aracı bakış açısı genişlettirici, eğitici eğitim veriliyorki kılınarak.. bırak eğitimi, öğrenme odaklı bile değil..oks,öss odaklı.. senin gitmen muhtemel okul okulmuydu mesela ki içinde ukte kalması için sepep olsun??
YanıtlaSilben uni bitirdim ama lise mezunuyum efektif olarak. uni. de zerre birşey öğrenmedim düşüncelerimi genişletici. he tabi benim liseli mezuniyet halim biirçoklarının doktoralı halini solluyor ama uni. mezunuyum diyemiyorum gerçek anlamda neticede..
afili akademik hayatları olan bayanlar sonra da kariyer yapanlar sadece farkında olmadan kendilerini tüketiyorlar.. erkeklerin rekabetten ibaret dünyasında yer almaya çalışmak bi bayan için eziyetten başka birşey getirmez.. tabi kadınlar çalışmasın demiyorum, sadece yapılarına uygun işlerde yer almalılar.. maaşı fazla, cakası ultra işlerde çalışıcaz diye ruhları heba olmasın.. zaten 3/4'ü yaptığı işi sevmediğinden ve evlenip bırakmak istediğinden dem vuruyor anladığım kadarıyla..
bizim burdaki barbi bebekler dünyanın kaç bucak olduğundan bihaberler.. namus davaları/kızların okutulmaması/kızların adam yerine konmaması gibi şeyleri belgesellerden biliyorlar.. gerçek sayılamayacak kadar uzak duruyor buradaki steril hayatlara..
yahu sen ne dertlisin be sümüyna
YanıtlaSilyiwrum blog dünyasından seni sewen süper fanların var... mesela ben :) kazanç.... cash money etmios ama idare et :)
YanıtlaSilbence kiloya göre değişir. siminya 50 kg olsa 10 koyun eder gibime geliyor :)
YanıtlaSil"Şimdi "Marmara'da okudum, iki dil biliyorum, bir şirkette şuyum, buyum, ya sen ? diye soranlara "şeyy benn tamda onu diyecektim işte benn şeyy" diyorum.Onun cümlesine bakın birde benim cümleme.Bu patates püreliğinden kurtulmak için dışardan okuyorum, beş para etmez biliyorum."
YanıtlaSilSiminya bu şekilde kendini tanıtanlar ve sonra da "ya sen?" diye soranlar beş para etmiyor bana göre de... Bizim camiada da bu, genelde şu şekilde olur: "Ben x albayın eşiyim, ya sen?" "Ben de Müjgan'ım, memnun oldum."
Senin dışardan okuman ve bu çabayı göstermen paha biçilemez ki herşey okumakla olmuyor biliyorsun. Yazılarından seni tanıdığım, tanımaya çalıştığım kadarıyla şunu rahatlıkla diyebilirim ki, sen okumadan da onların yaptığı her işi görürsün alimallah. =) Sevgilerimle...
döpiyesli psikolog "kadın" mesela o ne durumdadır merak ediyorum? neydi adı Ünzile'miydi :)
YanıtlaSilkafanı yorma ben 20 yıldır okuyorum bir bok olmadım bak bu sene 21. okul sezonuma girdim hala bi' cacık yok.
YanıtlaSilbirde o doktorlara fazla güvenme, adamı deli ediyorlar, benim ne kadar çabuk patlayabileceğimi test etmek isterken canınıdan oluyordu bir iki psikolog. zaten sonuncusu benimle baş edemeyeceğini anlayınca yol verdi bana başka işlerle meşgul ederek.
Sen hayata karşı sağlam durmayı çok iyi öğrenmişsin Siminya...Okullarda öğretilmeyen bu aslında...
YanıtlaSilAyrıca kendini o etiketlere tıkıştıran insanlardan olmamak en iyisi bence...
siminyacım benden önce yazanlar da demiş yani herkes senin nice okumuşu cebinden çıkarıcaana hem fikir deme bakiim bi daa öle şeler aaaa:)))
YanıtlaSilbloğuma gelip yorumlarınıza bir cevap yazamadığım için özür mantıklı bir nedeni vardı lakin ve fekat.
YanıtlaSilgizmoyuz..Onları anlamak imkansız geleneklerin köpeği olmuşlar, hazırsın bence tanışalım
Kırmızı..kendimi seviyorum bir kaç yıldır ama hepsi bu hala güvensiz ve eksiğim.
godsyndrome..evet beni bağladıkları ağaçtan kurtuldum tepeyede tırmandım iş bu adadan kurtulacağım bir tekne yapmaya kaldı..
immortALance...bende o şarkıyla ilintili attım başlığı zati, aysel gürel başkaydı.
efsa...bloğun bende hatalı açılıyor
Mixx....Belkide sendede var böyle bir hal ondan olmasın ?
Agnus Dei..birazda bizde bitiyor iş ben güçsüzdüm ama ablam birşeyleri başardı
Arti..söylediklerini kendime yüksek sesle tekrarlasamda bu ukteden kurtulamıyorum ki,bir kere almışım alımımı, haksızlığa uğramış olduğumu düşündüğüm için içimde yangınlar yanıyor.
YanıtlaSilserat...ben bir ülkenin elçisiyim, koçan arkadaşım benden çok var
tnrzclk.. :)
İsimsiz..Kız formunda olduğu için değer verdin ondan mı 10 koyun değer biçtin ? o halde az biçmişin.Yok bir koyunu 5 kilo hesapladıysan.. yorum yapamıyorum :)
ChaotiC..Duymuştum o dediğin hatunları askerden çok askercilik oynayan eşler.Teşekürler beni öyle gördüğün için güzel kız.
Kriptograf.. hala aynı koltukra kıç büyütüyordur ne halde olacak, gerçi psikologları severim en yakın dostlarım onlar :)
magnum opus..sen bendende kötüsün ya 21 yıl okudun hala niye bir şirkette şu yada bu değilsin :)
Sycorox..teşekürler küçük kadın :)
babegazelle...demiycem biber ya, denk geldi işte jiletliyordum kendimi o sıra bu yazı çıktı :)
hayatımdan memnunum, profesyonel öğrencilik yapıyorum. ama çok büyük beklentilerin olmasın benim meslekte :)
YanıtlaSilkendini...:)
YanıtlaSilHayatı kazanmışsın hatun. daha ne istiyorsun. 30 yasına kadar okumuş olupta, olaylar karsısında dizleri titreyen, iki kelimeyi bir araya getiremeyen bir dünya insan var. Okulda fendi, mat dı, oydu, buydu öğretiyorlar. Gel gelelim hayat sınavında bunlar sorulmuyor bile. Ama diyorsun ben okudum ben sunu yaptım kıcımı yırttım lan! Banane al bunuda suraya götür!
YanıtlaSilPek bir şey kaybetmiş sayılmazsın.
Psikolokmu psikiyatrismi anlamadım ama bende gittim. Sorunlarım yoktu ama bir aralar cok sinirliydim. gittim doktora. Beni bilmem ne testi diyorlar. Önüme kağıtları koydular. Hani katillere filimlerde sorarlar ya. Ne görüyorsun. Aynen o misal sordular. Ne görüyorsun. Ebeninkini görüyorum ne görecem bi pok anlasılmıyorki demek geliyor içinden. Hiç bir şey anlasılmayan, tanımlanamayan bir cisim görüyorum dedim gülerek. Doktor hımmm dedi ve söylediğimi kağıtlara yazdı. Aha dedim sıctık.
ne diyim şimdi ben. iki posttur sağlı sollu vuruyorsunuz. bi posta daha böyle yazarsanız ağlayacağız ama.
YanıtlaSilteselli edecek değilim ama, olan olmuş artık bee..
önümüzdeki maçlara bakalım artık hocam.
geçmişte alınmış sensiz kararlar senin yazdığın bir gelecğin parçası olmuş..
YanıtlaSilne yazık ki bu bendede var.
seni anlıyorum siminya
magnum opus...bende memnunum(!) :)
YanıtlaSilburaneros..kendimi ?? hı hı peki :)
delii..tanımlanamayan cisim harikaydı :)hayatı öğrendim sanırım evet, hemde baya sert tarafından.
dikkatsiz..kusurabakma abi ya bi daha yazmıycam üzülüyorum inanki.
melebek..ilk defa aynı kaderi paylaştığım birimi ? aman allahım !!
Annem de benzer bir zulme maruz kalmis cocukken. Cok basarili bir ogrenciymis ve hep okuyup ogretmen olmayi hayal etmis. Ama sirf guzel oldugu ve yasitlarindan daha iri gorundugu icin ilkokuldan sonra eve kapamis ailesi. Okumak istedigi icin cok dovulmus, cok sovulmus. Bakmis ki tek cikis yolu evlilik, o da hic tanimadigi bir adamla, yani babamla, gorucu usulu evlenmis.
YanıtlaSilAnnem intikamini ailesinden gonlunce alamadi belki, ama kendi cocuklarini en iyi yerlerde okutmak ve en iyi mevkilerde gormek gibi bir takintinin pencesinde kivrandi senelerce. Tabi kendiyle birlikte beni ve kardeslerimi de kivrandirdi. Onun hayallerini gerceklestirmek icin insan ustu caba gostermekle gecti omrumuz. Kardeslerimden biri isin en basinda benden pas dedi, annem onu hic affetmedi. Ben ve diger kardesim biraz daha dayandik ama sonunda biz de pes ettik. Siz siz olun kendi cocuklariniza sakin aynisini yapmayin.
sen bunları yazacak kadar yüreklisin siminya,gerisi gelecektir ben eminim çünkü sen herşeyin farkındasın,olanlarla olması gerekenleri karşılaştırmışsın,biliyosun artıyı da eksiyi de...1-0 öndesin .
YanıtlaSilpsikolog konusunda ciddimiydin bilemiyorum ama psikologa gitmek sana nekadar faydalı olabilir ki?psikologla hep geçmişi konuşursun,o öyle oldu bu böyle oldu ah keşke olmasaydı da falan filan...dönüp durduğunuz yer geçmiş olur...ama senin sorunun geçmişini yargılamak değil,sana seni daha mükemmel bir hayata taşıyacak formülü bulmana yardım edecek bir çözüm gerekli...senin işin gelecekle siminya geçmişinle değil...bu konuda bence bir yaşam koçundan destek almanı kendimce ve müsadenle tavsiye ederim.özellikle "NLP teknikleri kullanabilen" bir yaşam koçu senin hedeflerine ulaşmanda çok yardımcı olabilir.koç asla geçmişle ve olumsuzluklarla uğraşmaz sadece geleceğe ve sana odaklanır...çözüm senin içinde siminya,sadece dışarı çıkarmak konusunda desteğe ihtiyacın var.
yazından çok etkilendiğim için aklımdan geçenleri paylaştım,elbette hayat senin hayatın...
ayrıca birşey dikkatimi çekti.psikologun diğer insanların kusurlarını bulmanı gözlemlemeni istemiş ya,bence keşke tam tersini yapsaydı,keşke gördüğün mükemmel insanları gözlemlemeni isteseydi...bidefa kusur kelimesi başlı başına negatif bir kelime ve sen bu süre zarfında hep olumsuz şeylere odaklanacaksın...
bu gibi durumlarda olumsuz kelimelerin etrafında dolaşmamak gerekli,mükemmelleri gözlemlersen sende mükemmel olmayı hayal edersin,kendini onların yerinde düşünürsün,heyecanlanırsın ama kusurlu insanları gözlemlersen vay be benden kötüleride varmış deyip yada oh be tek değilmişim gibi düşünüp belki pozitif duygularla dolarsın,haline şükredersin vs ama bir cesaret/motivasyon duygusu hissedemezsin...
Hülya...güzel yorumun ve tavsiyelerin için teşekürler :)
YanıtlaSilevet malesef benden insanların kusurlarını deftere yazmamı istedi böylelikle kendimi kusurlu bulmaktan kurtulacağıma inanıyordu oysa ben başkalarının büyük burunlarıyla alay edebilecek biri değildim, haliyle ters tepti.Senin şu yazdıklarından bir cümle bilse belki beni daha kolay tedavi ederdi.
senin tedaviye değil içindeki "zenginlikleri" dışarı çıkarmana yardımcı olmaya ihtiyacın var...
YanıtlaSilfarkındamısın nekadar çok takip edenin var,bunu sağlayabildiysen kendi deyiminle "yapamadığını iddia ettiğin" şeyleri de yapabilirsin...bir insan birşeyi çok iyi yapabiliyorsa başka birşeyi de çok iyi yapabilir.sadece nasıl yapacağını bilmiyor/planlayamıyor olabilir...
tabi ben seni örnek alıp düşünüyorum ama bu ben dahil hepimiz için geçerli.
kendine iyi bak siminya.
Hülya Hanım kesinlikle haklı.Çok ustaca anlatmış kendi yaklaşımını.Söyelmeden geçemedim.
YanıtlaSilHülya...Bu yakın ilgin ve motive edici yorumların için çok teşekürler..Bende isimsize katılıyorum :)
YanıtlaSilMuhteşem ya, rahat yazıyorsun. Okuyanıda rahatlıyor.
YanıtlaSilBeş para etmez, beş paradan daha fazla eder.
Hiç işe yaramadı ana/baba "Erkek olmak isteyen gızım okududa üniversite bitirdi" diye celallenir komşuya, hala kızına, teyzesine.
Her ne kadar okutmak istemeyen onlar olsa da.
RSS diye bişey vardı nerde o? Haa buldum
MİM...hem okutmazlar hemde para beklerler bide, teşekürler güzel yorumun için :)
YanıtlaSilYazıyı okurken boğazım kurudu, içim ezildi.
YanıtlaSilNefis bir yazı. Sanki bir romanın arka kapağındaki kısa özet gibi bir tadı var yazının. Özeti böyleyse, kim bilir kitabın içinde daha neler var...
Bu arada, bloguna koyduğun o ev ödevlerinden hiç birini yapmanı önermem (bir Klinik Psikolog olarak).
Bir hoşnutsuzluk (korku, sorun, vs) ile başa çıkmanın yolu onun tam aksini yapmak değildir. Bu var olan soruna daha büyük sorunlar eklemekten başka bir işe yaramaz. Tabi ki bunları ortada böyle bir sorunun var olduğu anlamında söylemedim...sadece bir not tu.
Kamuran Kızlak
Kamuran bey çok sevindim bu sözleri duyduğuma, hayatımdan anlattığım bu kesiti beğenmeniz bana ne ilhamlar verdi anlatamam.
YanıtlaSilNecdet şen'in yazısı çok etkiliydi bu kısmı ise yazının ana yapısını özetliyordu alıntı yapmak istedim ama dediğiniz çok doğru, bir müddet kalsın bakalım sonra kaldırırım, kimsenin cam çerçeve indirmesine neden olmayım :)
Önemli olan ipin neresinde olduğun. Şu an bu yazıyı yazdığım andaki noktadayım. Gerisi ve ilerisi beynimde kuru gürltüden başka bir şey yaratmaz.....
YanıtlaSilnerden nasıl takıldım bilmem sana..
YanıtlaSilankara diyorsun,mamak diyorsun...
öyle yakınsın ki bana..
yaşadıkların uzak olsada az çok biliyorum,tanıyorum...halktaşıta binip işe gidenleri,çamur deryası oldugundan okul çoraplarının sadece mamakta koyu renk oldugunu,yokuşlardaki gecekonduları..
gizli gizli okuyorum seni,nedense sevdim bile denilebilir..