Şu an baktığın şey bir günlük değil, bir boş zaman tüketişi değil, sesini duyurma derdi hiç değil.
Burası anıların fırlatıldığı tavan arası, alacakların/alacaklıların yazıldığı veresiye defteri, yarısı yenmiş yarısı bankta bırakılmış simit, kahrolası yarım kalmışlık, dönüp dönüp bitirilmeye çalışılan.
Burası; kah kendimi mutlu sanıp elimdeki renkli tülleri salladığım, kah öfkeden dellenip silahlarımı kaldırdığım boşluğum. Ne aşk, ne sevgi, nede tutunacak dal aradığım beklentim.Bırakıp gidenlerin bende kalanlarını, gitmekten vazgeçenlerin bir türlü gitmeyişlerini yapıştırmaya çalıştığım mantar panom.
Hırpalayanlardan kaçarken kurgulayanların eline düştüğüm tuzağım.Acıyan bakışlara af çıkarıp kendimi öldürdüğüm infaz odam.Beni recm edeceklerini söylediklerinde iki taşta ben attığım bedenim, acımasızlığım.Büyüklere tekerleme olan gerçeğim.
Kavga etmek,dayak yemek, şişlenmek, kanamak ve kafayı headerinde parçalamak istediğim hapishanem.Üzerime işlenmiş hatalı kanaviçe örneğini sökmeye çalışmam "ne kadarda mükemmel bir hayat olmuş" denmesini beklemediğim, aferimsiz bitirme tezim.
Asla kendime acıma değil aksine yüzyıllar öncesinden kalmış bir hesabı ödemekten zevk almam.
Kesikler içindeki kollarımın şarkısı
Zehirlerden parçalanmış midemin zevki sefası
Topuklarımın şıkırtısına yorgun alkışların eşlik ettiği izbe sahnem.
Rezil olmayı, kınanmayı, yüzüme tükürülmesini iplemediğim sahici özgürlüğüm.
Sen gördüklerine gariplik dersin, ben alışmışlık.Sen utanmazlık dersin, ben hissizlik.Sen çirkinlik dersin, benim gözlerim kamaşır.Güldüğümde gamsız dersin, ağladığımda aciz.Anlatsam dinlemezsin, sussam gidersin. Lütfen hadi yine git bende işine yarayacak sağlam bir parça yok, burası benim hurda krallığım, kağıttan tacım.
Çarşamba, Kasım 26, 2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bi arkadaşa bakıp çıkıyorum
Uzun zaman ara verince nasıl başlanır bilirsin "bloguma uzun zamandır yazmıyordum bir uğrayayım dedim, özlemişim..." f...
-
Uzun zaman ara verince nasıl başlanır bilirsin "bloguma uzun zamandır yazmıyordum bir uğrayayım dedim, özlemişim..." f...
-
Kız ergenliğinin en mutsuz edici evresi sanıldığı gibi sivilceler değil erkek ergenlerin bacaksız birer sabiyken atlattığı " amcaya...
Hurda, bakır, demir, alüminyuuuuummm..
YanıtlaSilEskici geldi eskiciii.
offf.. karamsar bi havaya büründüm
YanıtlaSiltamam bi daha yazdığına yazacağına karışmıcam hatun. küsme hemen.
YanıtlaSilMelankoli sezdim.Pesimist bi ruh hali gördüm yazıda.Git bi duşa falan gir, ne lan bu içim karardı!
YanıtlaSilburası hep sen kokuyor bunun için işte hep çok sevdiğim...burası hep senin gibi ağlıyor onun için işte hep yanında üzüldüğüm...burası hep senin gibi gülüyor, kah serseri bir çocukluğun yamacındaki şımarıklıkta, kah etekleri dizlerinde hanım hanım bir kadın sırtında...burası bu sabahta içime işleyen bu dostun bu sımsıcak gerçekliği...kah karanlıklara yıldız taktığın çocuk sevincinle,kah yıldızların ışıklarını kararttığın büyük insan gözlerinde...burası 'sen' olduğu için en çok sevdiğim...
YanıtlaSilburası benim için 'senin en güzel halin' canım arkadaşım.
üff siminya içimi kararttın!
YanıtlaSil"Güldüğümde gamsız dersin, ağladığımda aciz.Anlatsam dinlemezsin, sussam gidersin."
YanıtlaSilneler anlatıyorsun şu cümlelerde bilsen..
sen sadece kendinden değil hepimizden bahsetmişsin aslında farkında mısın...
YanıtlaSilof ki ne of.valla okurken dedim kız valla yazmış ya.kendini yazmış.bizi yazmış herkesden parça praça bişiler yazmış.
YanıtlaSilama yine mutluklar senin olsun
ben can...
kısacası burası senin yerin=)hep mutlu ol=)
YanıtlaSilKaranlıkların prenesesiii...
YanıtlaSilgüzel güzel.. ne kadar kara ve loş o kadar güvenli..
Anaaa ne oldu sana böyle..banamı döndün yaa.Küfürsüz olmaz ki böyle .) mimi can..
YanıtlaSilbu yazı var ya krakercim bu yazı : bu zamana kadar yazdığın en ama en güzel yazı baştan söyleyeyim en başta, bu zamana kadar yazdığın en özel yazı...böyle bir yazı yazabilmek için bir insan olarak bu dünyada o kadar ama o kadar sıradağlar aşmış olmak gerek ki, o kadar ama o kadar dizleri kanatıp olduğu yere diz çökmek gerek ki, bu yazıyı yazabilmek için bu kelimelerin 'derinliğini' hissedebilmek için senin beraberinde atlamak lazım o sulara elini tutarak,bu yazıyı yazabilmek için mutlulukların zirvesini, acıların en derinini yaşamış olmak gerek...seninle birlikte gülmek seninle birlikte ağlamak gerek anlayabilmekten önce hissedebilmek için bu kelimeleri, bu kelimelerin sahibi senin ne kadar 'özel bir insan' olduğunu senin ne kadar kıymetli bir insan olduğunu anlatamam ki bu sen karşısında...herkesin harcı değildir bu kelimeler, gerçekten herkesin harcı değildir böylesi kelimeler,isteselerde çıkmaz bulamazlar bu kelimeleri...böylesi kelimeleri sen ki hissediyorsun kalbinde, bu dünyada kahkaha kadar gözyaşıda var arkadaşım,her şey var yani,her şey,mutluluk kadar mutsuzluk = mutsuzluk kadar mutluluk,gerisi hikaye...
YanıtlaSilburası sen ve burası senin,burası 'SENİN HİSSETTİKLERİNLE' var olan yer...ve tüm bu hissetiklerinle seviyoruz seni...
kim seni böyle hırpaladı bebeğim ? nereye gitsen akıl verenler, eleştirenler,burun kıvıranlar olur siminya vur depiği gitsin a.q
YanıtlaSiltamam gidiyorum.
YanıtlaSilmimi bu yazıdan hiç hoşlanmadım ..profil resminide kaldırmışsın..seni seviyorum mimi..kimseye bakma ve burda kal eğer yazmamak gibi bir düşüncen varsa tabi..
YanıtlaSilbi yere gidemessin ben burnunu silmeye gelcektim yarın akşam müsaitsen? unuttun mu yoksa? ben unutmammm:) :P:P:P
YanıtlaSilblog sahibi değilim..ilgimide celbetmiyor esasen..ama sen gerçekten çok başarılısın siminya!hem çok iyi bir mizah yanın var hemde etkileyici bir kalemin!edebiyata da hiç haksızlık etmiyorsun hani..her yazını okudum,ve devam edeceğim takibe..okumayı yazmayı zevk edinen bir insan olarak sana nacizane tavsiyem-ki belkide yapıyorsun-kesinlikle biraz daha çabalamalı ve profesyonelleşmelisin! =)
YanıtlaSilBen de yapmak istiyorum bundan!
YanıtlaSilHerkes kendine yaratabiliyor değil mi..?
Ortam karamsar ama dalıp gittim.
YanıtlaSiliyi geceler krakerkelebeği:)
YanıtlaSil"Vay beee... Helal olsun kıza!" dedim yazı bittiğinde... Ben, yazmayı bırakacağın düşüncesine kapılmadım hiç bu yazınla... Böyle bir şey asla düşünemem. Sen, her halinle, bütün hissiyatlarınla lazımsın bize... Kalemine her duygunun yakıştığı ender yazarlardan birisin. Seni okumayı seviyorum. Böyle de, sessizce de...
YanıtlaSilYazıyı dün okudum ve tıpkı sevgili ...ve]'nin şiirlerine yorum yazamadığım gibi öylece kalakaldım.Yıllardır bir dağın başına çıkıp,aşağıya şişe fırlatmak gibi bir hayalim var.Bütün bizi kırıp geçirenleri teker teker fırlatıp atar gibi.Bu yazı bana o hayalimi hatırlattı.Bazıları azalırken,çoğalır da.Tam ikisinin arasındayken nefessiz kalınan kısa bir dönem var.Bu yazı tam o anda yazılmış.Başını okşuyorum ve ''geçecek'' diyorum.
YanıtlaSilBlog demek özgürlük demek.Heyooo !! Bazen benim de gelip tos vurasım geliyor bloga,bazen çok seviyorum.
YanıtlaSilSenin kadar özgür yazamıyoruz hiçbirimiz,ama hiç birimiz.Helal sana Siminim !!
Burası senin hurda krallığın değil ama gayet şık bir blog :DD
Kağıttan tacın ?? Kabul ama çok mütevazı olmuş..Okudukça tanıdık seni okudukça sevdik.Kalbindeki neyse onu döküyorsun hiç çekinmeden.Neden bu kadar seviliyorsun hiç düşündün mü ?
Bloglar prensesin sen be..Kraliçemizsin hatta..
Seni seviyorum :)
Hani birşey var televizyonda "Merhaba, benim adım Ali size yardım edebilir miyim?"diye...Herksin kendi anlamlı anlamsız telaşından göremediği Ali...Seni kimse duymuyor değil mi ALi"gibi bir replikle devam eden...Adını bilmiyorum, yaşını,hayatın nekadarını yaşadığını,acıyı yaşayıp yaşamadığını,sevişmeyi bilip bilmediğini,hiç öldürmeden bir menekşe bakıp bakamadığını veya istinat duvarı yapıp yapamıyacağını...Bildiğim herşeyinle yazdığın ve okuyunca senin herşeyinden birşey olduğumuz...Senin kağıttan tac ettiğini anlamayan bünyenin yanaşamıyacağı biryer burası...
YanıtlaSilDuygusal sahnelerin bir noktadan sonra dışardan rahatsız edici olduğunu biliyorum, ağlayan, üstünü başını yırtan sürekli depresyon halinde dolaşan insanı kimse sevmez.
YanıtlaSilUzun zamandır bütün sıkıntılarımı büyük taşların altına koyup süzülmeye bırakmıştım ama bazen hortluyor işte böylede yansıyor buralara.Yorumlarınız, mailleriniz, anlayışınız ve espirileriniz için hepinize teşekür ederim...
bir daha olmayacak olursa saçımı yoluk yoluk yolun lan :)
Bu yazıyı blog yazanların ne duygular içinde yazdığına varsayalım, ben sizin tansu çiller'iniz mişimde meydanda konuşmuşum gibi ha ?
yerim seni sosis :))
YanıtlaSilmaya arti görürse şimdi derki "al mayayı vur siminyaya" :)
YanıtlaSile artık biraz büyük sözü dinle;)şımart şımartabildiğin kadar şu seni...olar.
YanıtlaSilgördüm bile..
YanıtlaSilBen hiç öyle vurdulu kırdılı beyanatlarda bulunurmuyum, istirham ediyorum.. bilakis " al siminyayı yanında maya bedava" derim.. yoksa " al mayayı yanında siminya bedava mı olmalı"? yoksa "al babayı..öhööm. ehemm..ee şeyy.." ...neyse.. :D
artiii :)) seni zıpır gurbaa
YanıtlaSilderdinin sesini duyurmak olmadığını sanırım herkes biliyor...zaten böyle düşünseydin muhtemelen bunun stresini yaşayıp bukadar başarılı/popüler/şeker blogcu olamazdın siminya...
YanıtlaSildikkatsiz..ya ağlıycam şimdi :( nasıl güzel yorumlar bunlar allahım, yüz vermeyin şu sıracalı siminyaya bu kadar, sonra eli ayağı buz gibi kesiliyor
YanıtlaSilhülya..bak hala şişşhh suss :) egomu dövmeye gidiyom
seni seviyorum siminya burda kenimi hiç yabancı hhissetmiyorum o kadar sıcak ve içtensinki...
YanıtlaSilSen hep yaz bizde okuyalım :))
curly.. kızardım :/
YanıtlaSilgüzel bir yazı olmuş tebrikler. son paragraf, çok iyi özetlemiş aslında.
YanıtlaSilbu yazı çok sahici..
YanıtlaSilyalnız bu güzel yazı birisi tarafından çalınmış... link böyle:
YanıtlaSilhttp://www.cadi.com.tr/index.php?id=profil_blog_oku&b_id=8107
yorum yazacaktım ama üye olmak gerekiyor sanırım. haberin olsun istedim. bi de hemen hemen tüm yazılarını zevkle okuduğumu, hatta çoğunu gerkçek hayatta gördükçe aklımın bi köşesinde senin geldiğini ve seni gülümseyerek andığım çok an yaşadığımı.. bilmeni isterim. sevgiyle siminya.
Okumakta çok geç kaldığım bir yazı. Muhteşem. Kelimelerle bu kadar mı güzel oynanır. Öper öper öperim.
YanıtlaSil