Yazmıştım bir iki defa daha.( # - ## ) Ben de, ülkedeki binlerce çocuk gibi tecavüz mağduruyum. Ailemden bir kişi bile
detaylarını gayet iyi bildikleri bu olayı ne benimle ne de faille konuşmuş, ne
de adını “tecavüz” koymuş değil. Şu
saate kadar bunu kabullenebilen ve üzerine konuşabilen tek kişiyim. Neden oturup tecavüzü hadi adını
anmayalım “o olayı” konuşmadığımızı düşününce tanıdık sonuçlara varıyorum.
İçinde kadın cinsel uzuvlarının geçme ihtimali olan konular, bir sünnet şöleninde takılan çeyrek altın küçüklüğünde bile aile
kurumunun gündemine alınmıyor, utanç ve tahrik unsuru barındırdığı için sonsuza
kadar yok sayılıyor. Kadın hastalığından ölsen bile tansiyondan öldüğün söyleniyor. Hamile olduğunu; giydiği bol kıyafetler ve elini beline
götürmemesi gibi erdemli davranışlarla doğurana kadar kimseciklere belli
etmeyen kadınlarla övünülen toplum için olağan çırpınışlar. Açıkçası ben de bu konu
hakkında yazarken kendimi kötü bir şey yapıyormuş gibi hissediyorum. Sanki hiç
anlatmamalı ve diğer tüm çocukların, kadınların ve erkeklerin yapmaları
beklenildiği gibi saklamalıyım. Bloğumda bu konuyla ilgili yazdığım her iki
yazıdan sonra bana gelen tepkilerin bazıları “böyle şeyler anlatarak popüler
olmaya çalışıyorsun” şeklindeydi. Kitabımdaki benzer konular içinde aynı
lakırdıları etti sivri zekalılar. Anlaşılan Esra Ceyhan gibi kadın düşmanlarını idol belleyen halkın “kayıp” tabakasını bırak, bu konuların konuşulması internetin o bilinçli, o kibirli müdavimleri
için de hoş değil ve altında mağdurun art niyeti ve kabahati aranıyor.
Mağdurun kabahatini aramak? Sadece tecavüz değil bütün
şiddet olaylarının etrafını beş dakika geçmeden “kim bilir o ne yaptı ki böyle oldu” kuşkuculuğu sarıyorsa konuşmaya önce bu kabahat avcılığından başlamalıyız. “Hırsızın hiç mi suçu yok, dişi köpek
kuyruk sallamasaydı, minareyi çalan kılıfını hazırlar” gibi suçlu kayıran muazzam
sözlerin beşiği bu meseleyi konuşmadan koştur koştur nereye gidiyorsun?
-Dayak yemiş! -Hak
etmiştir ki yemiştir
-Nezarette kendini öldürmüş! - Nezarete düşmeseymiş
-Erkek arkadaşının evinde
ölü bulunmuş! -Eee su testisi su yolunda
Bu kuşkucu neslin
kredileri sayesinde tecavüzcü, tecavüz ettiği 13 yaşındaki engelli çocuk
hakkında bile “cilve yaptı, para aldı” ifadesi
verebiliyor. Umudu, hapse girse dahi
arkada bıraktıklarının arasında “iftira atıldı
adama” dalgası oluşturabilmek. Tabi bu yöntemin senelerdir denendiğini ve
tuttuğunu biliyor pezevenk. Tek bir
tecavüz olayı yoktur ki zanlının toplumun aklına mağdurla ilgili şüpheler
düşürecek ifadeler vermediği. Ama sadece
tecavüz ve dayak olaylarında böyle bir açık kapı var. Mesela gasp yapan biri mal sahibi hakkında “o da istedi” diyebilir
mi? Yok böyle bir iltimas. Tecavüzün ve dayağın kabul edilebilir gerekçelerinin
toplumda kol gezdiğinin açık kanıtı bu. Eşşeğe tecavüz etse bile “işveli işveli anırdı” diyecek adam
çıkartır bu ülke.
Bir sonraki tecavüze
kadar bir önceki tecavüz için adalet beklemek
Ne zamanki gündeme yeni bir tecavüz olayı düşüyor, hepimizi tecavüzü lanetlemezsem tecavüzcüden yana olmuş
olurum endişesi sarıyor. Kalabalıkların olduğu bir yerlere gidip suçu
lanetliyor, suçluya en ağır cezaları talep ediyoruz. Asalım diyoruz, bir başkası keselim diyor, başka bir tanesi
aynından sikelim diyerek kalabalığa karışıyor. İçimizdeki birikmiş lanetleri görülebilecek
yerlere dökünce rahatlıyor, normal günlük aktivitelerimize dönüyoruz. Asarak, keserek
öğrenilmiş/öğretilmiş bir davranışı yok edebileceğimizi zannediyoruz. “Asacaksın bunlardan bir ikisini bak bakalım
bir daha yapıyorlar mı” fantezisi kahvehane milletinin, o sırada açık olan tv de
izledikleri bir haberin muhabbetini uzatmadan
kapatıp pişpirike dönme cümlesidir. Daha ötesi değil. Çünkü pişpirik her şeyden
önemlidir. Benim için, suç işlendikten sonra suçlunun alacağı cezayla bu kadar ilgilenmek, topu; toplumun birebir yansıması olan devlete atmak, sorumluluktan
kurtulma kolaycılığı ve vicdan tatmininden öte bir anlam taşımıyor. Devlet
yeterince yasak koyar, suça zemin hazırlayan ne kadar etken varsa engeller,
suçluyu en ağır biçimde cezalandırırsa suçun ortadan kalkacağına inanmak ancak
bu kadar çok pişpirik oynayan beyinlerin üretebileceği bir düşünce. O devlet; alkol alanları ateist, internete girenleri iblis, eylemcileri terörist görmüyormuş gibi kapısına dayanıp adalet
istiyoruz. Sanki attığımız sloganlar götlerine değil de
kulaklarına isabet edecekmiş gibi adalet istiyoruz. Tutucu halkın oyuna adaletten daha fazla değer verdiğini bilmiyormuş gibi adalet dileniyoruz. Tecavüz suçu oluşmadan
öncesi için kendimizi ve toplumu sarsacak eylemler adına en ufak bir çabamız
yok. Bize düşen tek rol; bir sonraki
tecavüze kadar bir önceki tecavüz için devletten adalet talep etmek. Bu kadar. İşimizin
adı bu.
foto altı yorumların hepsi tecavüz fantezisi |
Gece gündüz Facebook’da dolgun ev kadınlarının, bayramda eli
öpülmelik yaşlı teyzelerin alışveriş yaparken, altın gününde çekilmiş olağan fotoğrafları
altına “ormana gotürüp bağırttıra
bağırttıra sikeceğen” “şu ortadakine
üç adam birden dalacaan” yazan, beğenmediği
sesi susturmaya çözüm olarak “şunu biri siksin la” dan başka tartışma
yöntemi geliştiremeyen adamların ve kadınların arzuladıkları suç başkalarınca işlendiğinde yavşak birer adalet çığırtkanına dönüşmesi garip.
Aslında garip değil. Namus ve ahlak dediğimiz şeyler ötekilerin işlediği suçu
yakalayınca gammazlamak, dışlayıp yuhalamak, icap ederse öldürmek için keşfedilmiştir.
Bizim işlediğimiz suçlar ortaya
çıktığında adına iftira diyoruz. Unutma.
hufff gerçektn sikilsin istemyoruzkiiiee (di mi?) |
Tecavüz cezaları artırılsın diye daha fazla daha fazla
bağırırsak sikmeyi; bosna savaşındaki sırplar gibi bir cezalandırma biçimi
olarak gördüğümüzü saklayabilir miyiz? Var
olma amaçları erkekleri tahrik etmek, dini bütün amcaların abdestini bozmaktan
başka bir şey olmayan kadınları, özellikle şort giyenlerini sikersek bir daha
şort giymeyeceklerini düşünecek kadar
alçak bir milletiz biz. Üstelik eğer bunu yapar ve bir koşu gidip açık alanlara
ilim, irfan için yaptığımızı yazarsak kahraman olacağımızı zannedecek kadar
bitmiş bir zihniyet taşıyoruz. Tecavüzün eyleminin korkunçluğundan ötesi, bunun için aferin alabilme olasılığı. Ve gayet
iyi biliyorum ki o aferinler bir yerlerde eşit biçimde dağıtılmakta. “Namus
cinayeti” diye bir kavramın olduğu, namus için işlenen cinayetlerin suç hafiflettiği,
alkış topladığı bir ülke burası. Cern’de partikül çarpıştıran değil bayramda
şeker toplamaya gelmiş çocuklara tecavüz edip öldüren ve “hay aksi cünüp oldum”
diye gidip gusül abdesti alan adamlar yetiştiren aziz memleket. Acziyet ve
şuursuzluk içinde adalet istediğimiz o ülke bu ülke işte. Buram buram ikiyüzlülük
kokan erkek cumhuriyeti.
troll değil, köşe yazarıymışş |
Tabii kastım adalet
istemeyelim, suçluları biz cezalandıralım tecavüzcülerin kafasını kesip
meydanlara yuvarlayalım demek değil. Malum Nevin adlı kadın kendisine tecavüz
eden adamın kafasını kesip köyün “en erkek” bölgesine yuvarlayınca bu
olay hem Türkiye’de hem de Dünya’da tartışılmaya başlanmıştı. Bazı yazarlar Nevin’in namus cinayeti işleyerek aslında namus kavramını güçlendirip, erkek egemen toplumun istediğini yaptığını yazdı. (dekadanz) Mağdurun, tecavüze uğramaktayken tecavüzcüyü öldürdüğü olayla, karısını, kızını yaratılan “namus” adlı hastalıklı kavram
adına öldüren adam aynı olabilir mi? Bu olayda adamın mağduriyeti nedir? “Elalem
ne der” Kıyasladıkları cinayet bu işte. Elalem ne der cinayeti ile son çare
cinayeti. Sanırım bu iddiayı yapanlar Nevin’in cinayet öncesinde yaşadığı
psikolojik şiddetin, eziyetin, aylar süren tecavüzün ve o susmak bilmez
ikiyüzlü toplum baskısının ne boyutta olduğunu kavrayamıyorlar. Nevin’in “namusum için öldürdüm” demesi bu
cinayeti yaşadığı eziyetler yüzünden işlediği gerçeğinin önüne geçmemeli. Eğer
ortada beslenen bir namus varsa, en az nevin kadar olayı ısrarla namus
tartışmasına çevirenlerde ekmek atıyor. Bir insan kafa kesecek kadar delirmiş,
delirtilmiş ama sen filmin sonunda ki namus repliğinden etkilenmişsin. O replik
senin yarattığın, bütün kadınları ve çocukları içine tıkıştırdığın Matrix’e
ait. Namus kanunlarıyla ördüğün dünya
Nevinler’in yaşamaya bayıldığı bir yer
değil, kurallarına uymak zorunda bırakıldığı yer. Hayatta kalmak için kendi sidiğini
içmek zorunda olmak gibi, iğreniyorum ama elimdeki tek seçenek bu. Nevin bir kahraman değil fakat bir suçlu da
değil. Beynine silah dayandığı için silah tutanı öldürmek zorunda kalan bir sistem mağduru. Mağdur kere mağdur. Kafa kesmek bir tecavüz cezası
olarak devlet eliyle yapılsaydı yada bir töre haline geleceği kaygısı
taşınsaydı kimse bu kadar desteklemezdi.
Ama şu bir gerçek ki kadınların yaptığı hiçbir eylem erkeklerin
dünyasında töre haline gelmez. O kadar endişe etmeyin. Tek bir olaydan çıkıp
bir gün bütün kadınların kafa keseceği ütopyası üzerinde konuştuğunuz
kadar, her gün elalem ne der
cinayetlerine kurban giden kadınlar gerçeği üzerine konuşmadınız.
*“Kadın, yaşadığı korkunç olayı tıbbi açıdan ispatlayabileceğinden kaygı duymaktadır. Bunu açıkladığında başta eşi, ailesi, tüm çevresi ve hatta tüm toplum tarafından olumsuz tepkiye eleştiriye maruz kalmaktan, suçlanmaktan korkmaktadır. Sanığın cezalandırılmayacağından, tek suçlunun kendisi olarak görüleceğinden, adli mercilerin olayı yeterince araştırmayacağından endişelenmektedir. Saldırgan çoğunlukla tanıdık olduğu için saldırganın bundan sonraki hayatından kendini rahat bırakmayacağından endişe duymaktadır. Tüm bu nedenlerle kadın adli mercilere başvurmamakta, başına gelen bu talihsizlikleri kimseye haber vermeden kendi içinde yaşamaktadır. Burada fail olarak görülen kadın aslında mağdurdur. Hiçbir cinayet tasvip edilemez ama bu cinayetin neden işlendiği burada suçlunun kadın mı toplum mu yoksa toplumdaki yanlış inançlar mı olduğu mutlaka sorgulanmalıdır” (filiz arseven)
tecavüze uğramış hemcinsi için bunları yazabilen bir kadın, bunları nasıl bir toplumdan öğrenmiş olabilir? |
Tecavüzü ne tecavüzcülerin kafalarını keserek ne de hadım
ederek bitirebiliriz. Yasal olmayanlar bitebilir belki ama karısına yasal
olarak tecavüz eden kocalar baki kalır. “Kocana
hayır dersen sabaha kadar melekler seni lanetler” şeklinde sinsice kurgulanmış bir
inanç, canı sevişmek istemediği halde kocasının altına ağlayarak yatan
kadınların kulağına tee evlenmeden önce mahallenin hocaanım ablaları tarafından
küpe yapılmış. Kocasının tecavüz ettiğine kimsenin inanmayacağı, anlatsa bile “napsın keraneye mi gitsin adamceiz” diye
yorum gelebileceği için evli kadının tecavüzü bir ömür. Ortada bir mağdur
olmasına rağmen, suç adlandırılmadığı
için fail de olmuyor. Ama tecavüz aynı
tecavüz. Bu konu ayrıca konuşulmalı.
Tecavüzü her evde her sokakta korkmadan toplum değerlerinin
yanlışları üzerine konuşarak (gerekirse dışlanarak, yalnız kalarak) bu arada kendimizi de yargılayarak
bitirebiliriz. Daha az cinsiyetçi ve ahlakçı cümleler kurmayı denersek,
kadınların sırtından namusu indirirsek (pat diye inecek bir şey değil tabi)
şort giyen kadınlarla bu kadar ilgilenmeyip yolumuza gidersek sanırım dinden
çıkmış olmayız. Tıpkı öldürdüğümüz çocuktan sonra gusl abdesti aldığımız için
sevap kazanmayacağımız gibi.
sen yazdıkça ben içimdekileri döküyor gibi hissediyorum. benzer bir olaydan muzdaribim ama bu düzen bize öyle bir baskı yapmış ki, kendimden bile sakladım bunu, üzerine farklı hikayeler yazıp kendimi inandırdım. dahası suçu da hep kendimde aradım..
YanıtlaSildaha çok yaz, daha çok okusunlar seni..
bir de bu koyduğun fotolardaki tipleri görünce iyice deliriyorum, yiğit özgürün karikatürlerindeki delilerden biri olup, yapabileceğim her türlü suçtan muaf olmak istiyorum.
Sinir noktasına geldiğim birgünde bu yazı bana güzel ruhların bir armağanı sanırım. Müsadeniz olursa bu yazıya bloğumda link vermek isterim.
YanıtlaSilahh siminya ah ! dilimiz oldun, fikrimiz oldun hepimizin eminim... üstüne söylenecek çok fazla şey bırakmadın zaten... ağzına sağlık !
YanıtlaSilAmerika'da pedofili suçu işlemiş bir kişi hapisten çıktıktan sonra girdiği tüm sosyal ortamlarda (yaşadığı mahalle, çalıştığı iş yeri vb.) geçmişte pedofili suçu işlediğini belirtmek zorunda. Tabi Türkiye ''Tecavüze uğradıysanız doğurun devlet bakar'' diyen yöneticilere sahipken böyle bir yaptırım uygulanır mı orası muallakta.
YanıtlaSilhttp://www.aksam.com.tr/tecavuze-ugrayan-da-kurtaj-yaptirmamali--118800h.html
Ayrıca Bosna'da tecavüze uğrayan bir çok kadın doğurdu diyen Avrupa İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan sefer üstün, sırpların tecavüzü sonucu doğan çocuklara ne olduğunu biliyor mu?
http://www.ntvmsnbc.com/id/25287973/
O değil ben 15 yaşımda dünyadaki tecavüz suçlarına karşı uygulanan yaptırımları ve tecavüz suçlarının sonuçlarını analiz edebiliyorum siz ki bakan olmuşsunuz ''devlet büyüğü'' olmuşsunuz hala nasıl bir mantalitede yaşam sürüyorsunuz, sırf sizin gibi heriflere gelecekte de mahal vermemek için hukukuna inanmadığım bir ülkede ve dünyada hukuk okuyacam.
bu satırlar ayakta alkışlanır.
YanıtlaSilKadının tecavüze bakışı erkeğin bu konudaki fikrine yön veriyor kanısındayım. Bir kadın başka kadınları ezsin (uçlaştırırsak tecavüz etsin) diye erkek çocuklar yetiştiriyor. Anne olduğumuz anda başka bir sorumluluk yüklenmemiz lazım ki sağlıklı sonuçlar çıksın.
YanıtlaSilNe yazık ki sahtekar bir toplumuz tv de eşcinsel sanatçılara alkış tutup yanı başımızda 'ibne' diyebilecek kadar.
konu uzun da ben kaçamak baktım yine.
Ama süpersin bir kez daha diyorum.
Sarıldım sana.
http://www.5harfliler.com/stoya-ile-ne-ortak-ozelliginiz-var/
YanıtlaSilTum yapmacik kibarliklardan arindirip konuyu öze indirmissiniz. Tebrik ediyorum.izninizle paylasacagim.
YanıtlaSilTum yapmacik kibarliklardan arindirip öze indirmissiniz konuyu.tebrik ederim.izninizle paylasacagim.
YanıtlaSilgüzel yazmışsın ve kim ne derse desin daha fazla yazmalıyız... ben de aynı şekilde yazıyorum... ve yazmaya devam edeceğim....sen de anladığım kadarıyla durmayacaksın... teşekkürler...
YanıtlaSilOrta uzunlukta bir blog yazısı ve üzerine twitter diyaloglarımıza rağmen meramımı tam anlatamamış olmak ya benim kötü bir blog yazarı olmamdan ya da bu konunun artık iyiden iyiye enfekte olmasından, dolayısıyla da hakkında konuşanlarda kısa devre yapmasından. Bir kere daha deneyeyim bakalım:
YanıtlaSilKafa kesen Nevin hakkında bir blog yazısı yazmayı düşünmüyordum. Beni buna iten, aramızda kurulu düzeni beğenmeyip de devrim yapmaya hevesli olanların, yanlarında bazı feministler de olduğu halde baya baya ahlakçı bir bakış açısı ile Nevin olayına yaklaşmalarıydı.
Ne FriendFeed'deki tartışmalarda ne de blog yazısında asla Nevin ile kafası kesilen tecavüzcü arasına girmedim, Nevin'i ''namus cinayeti işleyen bir kadın'' olarak tanımlamadım.
Yine aynı şekilde Nevin için ''hey dostum, şerife haber verip bir de avukat tutmalıydın, medeniyet bunu gerektirirdi'' şeklinde yersiz ve zamansız öğütlerde de bulunmadım.
Benim problemim, toplumun, hem de kendini progresif gören kesiminin dahi konuya bilinçaltı olarak iki bacak arasındaki namus kavramı ile bakmasıydı. Tıpkı senin bu yazısının ilk paragraflarında değindiğin gibi. Bu bence altı çok iyi çizilmesi gereken bir konu. Çünkü bu toplumda potansiyel tecavüzcüye ister güzellikle isterse de şiddetle tecavüzün ne kadar kötü bir şey olduğunu anlatman bir hayli zor. Ama okuduğu kitaplardan paragraf paragraf alıntı yapmayı bilenlere veya kendini kadın hakkı savunucusu diye ortaya atanlara, şöyle bir silkinip kendilerine gelmelerini söyleyebilirsin, tartışarak bir yere gelebileceğinizi umarak.
Tecavüz totalde, toplumun problemli pek çok özelliklerini bünyesinde barındırıyor. Kadın erkek eşitliği, erkeğin kadına bakış açısı, tecavüzün bir erkek problemi de olması, bireyin ve toplumun önleyici tedbirler konusunda üzerine düşenler, kanunların yapılışı ve işleyişi vs vs. Bunların her biri, konu hakkında bilgisi ve ilgisi olanlar tarafından hem ayrı ayrı hem de bir arada ele alınabilir.
Benimse kendi dünya görüşümden ötürü benimsediğim bazı ilkeler ve buna göre geliştirdiğim refleksler var. Bu ne demek? tecavüze uğrayan kadınlar, uyuşturucudan ölen insanlar, fuhuşa itilen (kendi isteğiyle değil, itilen) insanlar bitmeyecek. Sigara tüketimi de sıfırlanmayacak. Alkolün toplum sağlığında yarattığı tahribat devam edecek. Evet, tüm bunlar epey bir süre daha insanların sorunları olacak. O yüzden bugün bu bahsettiğim şeylerden ötürü zarar görenlere ideal bir toplumun nasıl olması gerektiğini anlatmayı onlarla alay etmek olarak görüyorum. Benim kıyısından tutunduğum ilke, Batı'da 'harm reducing' (illetin zararlarını minimal düzeyde tutmak için gerekli önlemleri almak.
Tecavüz, insanlık tarihi boyunca vardı, olacak da. Mağdurların sayısını nasıl en azda tutabiliriz, başarısız olduğumuz yerde mağdur olanları nasıl en kolay tekrar aramıza döndürebiliriz? Benim konum bu. Dolayısıyla işin namus kısmındayım. Burasını halledebilirsek, başkaları erkekleri kadınlara tecavüz etmemeye ikna edene kadar arada telef olabilecek kadınların bir kısmını kurtarabiliriz.
link vermek için izin istemenize gerek yok arkadaşlar, buyrun verin.
YanıtlaSile. opium: (ooo güzel nick yapmışız ) madem bu konuyu tartışmaktan sıkıldın kısa yazmaya çalışayım. ( tartışmaların hepsini okumadım) ben de meramımı tam anlatabilmiş değilim, bunun sebebi tecavüz meselesinin içinden öyle bir çırpıda çıkmanın mümkün olmaması. bu kadar uzun yazmış olmama rağmen hala tatmin olmuş değilim, eksik kalmış gibi geliyor. yazını beğendiğimi söylemiştim sana, beğendiğimi söylediğim her şeyi tamamına katıldığım için beğenmiyorum elbette. link verme nedenim bu herife kızdım anlamında değildi ya, yazını beğendiğim içindi. bana ilham veren, başka pencerelerden olayı görmemi sağlayan bir yazı yazmışın. mesela "tecavüz mağduruna; hayatın bitti, artık toparlanamazsın, böyle nasıl yaşayacaksın diye aşırı bir kodlama yapıldığını (yine dayanağını namustan alan bir kodlama ) bunun tecavüzün yıkıcılığını artırdığını" ifade etmen daha önce hiç bir yerde okumadığım bir tespitti. twitterda şey edemedim o gün. ama totalde katılmadığım bölümler vardı onu da değinmeye çalıştım.
mesela senin tecavüz üzerine yazdığın ilk yazının (önceki blogunda var mıydı bilmiyorum) mağdurun cinayet işlediği bir vaka üzerine olması, kafası kesilen adama empati yaptığın algısı yarattı bende. feministlerin aşırı üsluplarını ti'ye alman, tecavüzün etkilerini küçümsemen sebep oldu buna. böyle kadın erkek arası geçen şiddet olaylarında çevremdeki erkeklerin tv ye çıkan kadın konuşmacıların ağzını yaslamaları "bak bak bak çıktı yine hımına goduumun feministleri" gibi tepkiler vermeleri yüzünden seni de onlardan biri gibi görmeme neden oldu. abartmışta olabilirim. bir de tabi ki tecavüze uğramayı tecrübe etmeden (etme tabi) hangi boyutta travma yaratabileceğini öngörmek zor. kimse gelip mağdurla konuşmasa, herhangi bir dayatma yapmasa bile mağdur kendi içinde korkunç acılar çekiyor. İlla evvelinde aldığı namus geleneği, kirlenmişlik hissi değil buna sebep olan, haksızlık, adaletsizlik, anlatacak kimseyi bulamamak. bu konuda biraz daha duyarlı olmalıyız sanki. ya da fark etmez, olmayın. Batmış balık zaten. Bu arada ölümden kötü olup olmadığı da 3. şahısların kararına kalmamış. Ha feminist ha değil, mağdurun hissettiği duygunun ölçümünü yapmak neden bu kadar lazım bilmiyorum. Kötü işte, ötesi var mı?
"o şey ne" diye sorduğun şey tek başına namus değil. tahminen namus diye bir rezalet olmasaydı yine o şeyin acısını çekecekti insan. çünkü seksin doğası iki kişinin (minimum) arzulayarak yapmasını gerektiriyor, biri yapmayıp öbürü yapıyorsa- ki evlilik örneğini de verdim- bu tecavüz oluyor (benim gözümde) namus dışında din veya evlilik kuralları da var, namus evlilerin yatağında, seks yaparken çok da devrede değil ama acı çeken, istismar edilen biri yine var. ayrıca çocuk ve erkek tecavüzlerinin sonucunda oluşan tepkilerin namus kavramı yüzünden olma ihtimali de düşük. tabii sosyolog değilim aşıyor beni bu kadar derinler ama bu tepkilerin nedenleri yalın olarak, dinden, namustan, töreden ziyade sadece haksızlığa baş kaldırı da olabilir. bunu bir düşün.
her halükarda yazında değindiğin ana fikre yani kadın tecavüzlerinde ve sonrasında oluşan tepkilerin namus kavramı algısının boyutu oranında arttığı, namusa verilen değer azaldıkça tecavüzün travmasının da azalacağı düşüncene katılıyorum
O kadar doğru ve muazzam yazmışsın ki üstüne söyleyecek pek bir şey bulamadım. Tebrik ederim Siminya...
YanıtlaSil"Zevk kaçınılmazsa, tecavüz edeceksin." T.C Adalet Bakanlığı
YanıtlaSilyalnız dikkat ettiğim bir başka husus da şu ki bir kadın tecavüze ugradıysa diğer kadınlar erkeklerden daha vicdansız olabiliyor. bunu anlamak çok zor. direkt bok atmalar başlıyor: öyle giyinmeseydi, erkenden kaşarlanmış hıhhıhhıh, hmm yollu bu yollu! kendi kendimizi parçalışıyoruz, erkeklerin savurgan ve vahşi şuursuzlukları yetmezmiş gibi.
YanıtlaSilinsanca, erkekçe, kadınca, ülkece, milletce paramparçayız. her konuda herkes herkese körük. yananın üzerine iki üç gazel atmakta bir numarayız.
insanlar tecavüz ve benzeri drumlarda mağdurun psikolojik travmalarını çoktan yok sayıp olayın kavgasına düşüyor, sikelim bu adamı, orospu cocugunun çükünü koparalım gibi. kimse de dönüp bakmıyor "KADIN NE DURUMDA? NE YAŞIYOR? NELER DÜŞÜNÜYOR?"
Tecavüze ugrayan kadın bile olsa söylem konusu hep erkek oluyor. Kavga hep onların kavgası. Kadın orada bir numaralı mağdurken sanki yardımcı kadın oyuncuymuş gibi erkeğin piçliğinden dem curuyorlar. o adama yapılması gereken tek şey cezasını vermek. en makulu suçun gerektirdigi kadar zaman süresince içeri tıkmak. sizin içinse ceza tabiri sikmek, asmak, kesmek,nasıldır bilemem artık. ama bence ceza, onun serbest bırakılması değildir.
ve öyle ki bir de cezasını kadın ödüyor tabii. ne bileyim hamile kalırsa dogurmak zorunda kalıyor, memleketin bir numaralı orospusu oluyor, kaşarlanmış oluyor, namussuz oluyor, iffetsiz oluyor. oluyor da oluyor. ama adam hala baş rol oyuncusu tabii. bütün ödüller ona. çünkü serbest bırakılıyor.
çok doğru ve yerinde tesbitler. fazla bir şey söylemek gereksiz. tüm söylediklerne katılmaktan başka daha ne denir bilmiyorum.
YanıtlaSilşovenistlik gibi olmasın diye bölge ismi vermeyeceğim ama ülkenin bir yerlerinde son iki yılda 1286 çocuk anne olmuş. Çocuk evlilikleri yasal tecavüzlerdir. Buna izin veren yasal sistemle bundan beslenen toplumsal yapı bu tecavüzlerin baş mimarıdır.
YanıtlaSilHerşeyin nedeni AKP :)
YanıtlaSilSevgili Siminya, eğer senin gibi cesur, düşündünü söyleyen insanlar (ki sayısı azdır) olmasaydı şu dünya tümden yaşanmaz olurdu. Binlerce teşekkür, binlerce tebrik!.. O tecavüzcülerin çoğu kaotik bir çocukluk sonucunda ruh sağlığını kaybetmiş hasta insanlar. Ama asıl korkuncu sağlıklı görünen ve insanları yargılama, yönetme, koruma ve hatta ruhsal açıdan onları sağlama yerlerine ulaşmış (mesela dindar kisvesine bürünmüş Hıristiyan, Yahudi veya Müslüman din sömürüsü sahibi dinsizler) insanlar. Böyle yerlere gelen insanların önüne gerekli duvar öruülmedi sürece hep birileri tecavüze uğrayacak ve bunların bir kısımda potansiyel tecavüzcü olacaklar. Sevgili Simya, senin tutumun o duvarın bir tuğlasıdır. Cesaretini, kıyıya köşeye kaçmadan kelimeleri sözde ahlak adına süslemeden yazmanı tekrar kutluyorum. Sende birşeyler öğrenebilmek için twitterde takipçin olacağım.
YanıtlaSilneden bu kadar uzun yazarsınız ki
YanıtlaSilBir erkek olarak tecavüzü tamamiyle kınıyorum. Cinsel açlığın Anavatanı Türkiye de tecavüz olaylarını duymadığımız bir gün bile geçmiyor.
YanıtlaSilTecavüz her yaşta kötüdür ancak çocuk yaşta karşılasılan cinsel istismarlar gerçekten bir ömür içinden çıkılmaz bir cendereye dönüşüyor, 13 yaşında kayıp giden ışıl ışıl yıldızlar yerini som karanlığa bırakıyor.
Okuyucularına, tüm içtenliğiyle içini döken siminyayı kutluyorum...
( Kişisel blogum aycanolas.blogspot.com )
Yazınızı okudum ve harika buldum fakat eklemek istediğim noktalar var.
YanıtlaSilE. Opium'a cevap olarak yaptığınız yazdığınız yorumun son paragrafında
'ayrıca çocuk ve erkek tecavüzlerinin sonucunda oluşan tepkilerin namus kavramı yüzünden olma ihtimali de düşük.' bu şekilde yazmışsınız.
1. Bir kere namus kavramı diye bir şey olmasa idi tecavüze uğrayan kişi toplumun içinde çok rahat barındırılabilirdi.
Toplum ona kötü gözle bakmazdı.
2. Oradaki erkek sözcüğü fazla zira kadınlar da bazen tecavüzcü konumunda olabiliyor/erkeği zorlayabiliyor.
(Bunun örnekleri ABD gibi ülkelerde gündeme geliyor). Oradaki bir erkek kelimesi benim sizin feminist duygularla bu
yazınızı yazdığınızı düşünmemi sağladı.
3. Ben bu işin çözüm yolunun ise eğitimden geçtiğini düşünüyorum. Çünkü bi hocam 'insana verilen değer kaliteye
verilen değerdir' derdi. Bende çözümün bu yolda olduğunu düşünüyorum. İnsanları eğitirsen tecavüz oranları azalacaktır.
Tamamen kalkmasını can-ı gönülden isterim fakat bu biraz hayalci düşünce olur.
4. Bide kanunlar yeniden düenlenip tecavüzcüye eğır cezalar verilebilir. Yazınızda buna karşı çıkmısınız
' Tecavüzü ne tecavüzcülerin kafalarını keserek ne de hadım ederek bitirebiliriz. '
Ama emin olun ki bunun faydası olur düşüncesindeyim ben. Bence hak edenlere dayak cennetten çıkma. :)))
Yazınızı okudum ve harika buldum fakat eklemek istediğim noktalar var.
YanıtlaSilE. Opium'a cevap olarak yaptığınız yazdığınız yorumun son paragrafında
'ayrıca çocuk ve erkek tecavüzlerinin sonucunda oluşan tepkilerin namus kavramı yüzünden olma ihtimali de düşük.'
bu şekilde yazmışsınız.
1. Bir kere namus kavramı diye bir şey olmasa idi tecavüze uğrayan kişi toplumun içinde çok rahat barındırılabilirdi.
Toplum ona kötü gözle bakmazdı.
2. Oradaki erkek sözcüğü fazla zira kadınlar da bazen tecavüzcü konumunda olabiliyor/erkeği zorlayabiliyor.
(Bunun örnekleri ABD gibi ülkelerde gündeme geliyor). Oradaki bir erkek kelimesi benim sizin feminist duygularla bu
yazınızı yazdığınızı düşünmemi sağladı.
3. Ben bu işin çözüm yolunun ise eğitimden geçtiğini düşünüyorum. Çünkü bi hocam 'insana verilen değer kaliteye
verilen değerdir' derdi. Bende çözümün bu yolda olduğunu düşünüyorum. İnsanları eğitirsen tecavüz oranları azalacaktır.
Tamamen kalkmasını can-ı gönülden isterim fakat bu biraz hayalci düşünce olur.
4. Bide kanunlar yeniden düenlenip tecavüzcüye eğır cezalar verilebilir. Yazınızda buna karşı çıkmısınız
' Tecavüzü ne tecavüzcülerin kafalarını keserek ne de hadım ederek bitirebiliriz. '
Ama emin olun ki bunun faydası olur düşüncesindeyim ben. Bence hak edenler için dayak cennetten çıkma :)))
her insanın tecavüz etme potansiyeli var ben yaşadığımız toplumda bunu görebiliyorum.burda yada etrafımda şimditoplumda saygın yerlere gelmiş arkadaslarımda var ama erkek erkege konustugumuz şeyleri görünce bana burda ahlaktan namustan bahsetmek yada tecavüz eden insanı çok uzaklarda aramak çokda gerçekci gelmiyor. dogruluktan insanlıktan haksızlıklardan bahseden biri konu kadın olunca salla kanka sik gitsin diye konusabılıyor. ondan söylenen hiç birşeyi samimi bulmuyorum. gidin antalyaya sahile inin ne demek istedigimi anlarsınız. yanında erkek arkadası olan kıza bile sarkıntılık edip belki verir gözüyle yaklasıyoruz. sonrada rakı masasında nedir bu dünyadan çektiğimiz biz ne zaman gülecegiz tarzı isyanlarla hayatın ona acımasızca davrandıgını söyleyen karsısındakine kardeşim diyen öl de öliyim diyen zavallı boktan adamlarız . sikerim namusunuzuda dayak cennetten cıkma fikirlerinizide . kimseye ceza verilerek çözülmez bu. önce sen arkadaslarınla sikiş sokuş muhabbetlerini keseceksin bekaret kavramına takılmayı bırakacaksın , sonra zaten tecavüze ugramıs kızda hakkını aramayı ve kendıne hayatı zindan etmemeyı öğrenir. bu bastırılmış duyguları cocukalrına yasatmıyacaksın. gördüğün mini etekli kıza banada verir bu belliki verici demiyeceksin. açık giyinen lise ögretmenine ne sikilir demiyeceksin. bardan kız kaldırmaya gidelim demiyeceksin sonra gelip konusacaksın. yapabildiğimiz tek şey insanların hatalarından bahsetmek. bir kendine bak ne boktan durumda oldugunu gör sonra toplum hakkında konuş. bu sacmalıkları yapan bizleriz . aranızda kacınız paralı ilişkiye girdiniz. bu tecavüz değilmi. sen bunun tecavüz olduğunu anladığın anda işte ozaman birşeyler değişmeye başlayacak. sana yazmıyacaktım siminya okumuyordumda blogunu ama tamda bende tam bu konu hakkında düşünürken birde bu yazıyı okuyunca yazdım yine sana bişiler. umarım kafandaki bütün sorunlarından kurtulursun .
YanıtlaSilhttp://dunya.milliyet.com.tr/anneye-bak-kizim-eskort-olabilir/dunya/dunyadetay/23.07.2012/1570663/default.htm
YanıtlaSilşu kadın gibi düşünebildiğimizde belki değişir herşey.
bizim kültürümüzde bir kadına tecavüz edilir kocası yada sevgilisi artık onunla birlikte olamaz öcünü alır ona tecavüz edeni öldürür ama kadınada yanaşmaz. yada yanaşması için fedakarlık yapması gerekiyormuş gibi gösterilir. bu bile başlı başına toplumun ne kadar pis bir bakış acısına sahip oldugunu gösterir. kadının ne sucu var ayrıca kadını niye sucluymus gibi gösteriyorsun yada kadın niye kendini sucluyor . kendini kirlenmiş hissediyor. işte bununda suclusu tecavüzcü degil bizleriz.
YanıtlaSilBunlkarı ömür boyu süründürmek lazım cezaevlerinde...yada taksim meydanında asmak lazım...
YanıtlaSil"yapabildiğimiz tek şey insanların hatalarından bahsetmek"
YanıtlaSil"sana yazmıyacaktım siminya" diyen adsız, sanırım bir ara bana epey kızmış birisin. ama en azından benzer düşünüyormuşuz bak. söylediklerine katılıyorum. anlatmak istediğim ikiyüzlülüğün anlaşıldığına sevindim.
böyle de bir sorunum var işte, hiç bir zaman kendimi tam ifade edemediğimi, anlaşılamadığımı düşüne düşüne kuruyup gideceğim.
Siminya kardeşim, erkek olsamda yaşadıklarını biraz anlayabiliyorum. Sonuçta benimde 2 ablam var. Ve ülkemizde süregelen bazı görüşlere sinir oluyorum, olmamak elde değil. Tecavüzü ve kadına şiddeti de hep bu süregelen görüşler tetikliyor. Ben kendi blogumda mümkün olduğunca ülkemizdeki insanların düşüncelerini biraz olsun değiştirebilmek için makaleler yazıyorum. Kadına Şiddet adlı makalemde bunlardan birisi... Başkalarının sizi anlamadığını düşünmeyin, elbet anlayanlar vardır. Bende bir ara sizi kendi bloguma beklerim.
YanıtlaSilhttp://adminpanpa.blogspot.com/
Yazılarınızın devamı dileğimle...
Siminya boşlama şu blogunu diyorum :/
YanıtlaSilArtık tekrar okuyorum sen yazmadıkça
Mükemmelsin... Mükemmelsin siminya.
YanıtlaSilElbette bu yazıyı okuduktan sonra bir tecavüzcünün kafasını kesecek götüm olmayacak. Yine ben aynı ben. Bu yazıyı okurken salgılanan adrenalin 5 dakika sonra parçalanacak. Ben yine oturup oyun oynayacağım, film izleyeceğim.
Ama ne var biliyor musun?
Hangi insanlardan neden tiksindiğimi, ve ilerde neler yapmam gerektiğini bana bir kez daha hatırlattın. Bu yüzden mükemmelsin işte...